Uçuyor Uçuyor
Aradan fazla zaman geçmedi sanırım hem instagram hem facebook'a uçurtma uçurduğuma dair bir fotoğraf attım.
O gün amcamların iş yerinin düzenlediği piknik için Riva's Club adlı bir butik otele gittik. Tabi oraya gitmek için bir iki saatlik bir otobüs yolculuğu yapmak zorunda kaldık ama bundan hiçbir şikayetim olmadı. Bunun sebebi galiba hem uzun otobüs yolculuklarını sevmem hem de gittiğimiz yere değmesiydi. Gayet güzel bir ortamdı. Özellikle bahçe düzenlemesine ve tüm o çiçeklere bayıldım. Yanlış hatırlamıyorsam öğle yemeğinden sonra kardeşim bir poşetle yanıma geldi. İçinde uçurtma olduğunu birleştirip yapmamı istedi. Tabi uğraşmamak için ben anlamam filan dedim. Ama dinleyen kim? Neyse iyiki de dinlememiş. Uçurtmayı yaptım, uçurmak için kalktık. Deniyoruz ama sürekli yükselmeden düşüyor. O ara çocukken pek uçurtma uçurmadığımı hatırladım. Ve içten içe kendimi azarladım. Tabi kardeşim baktı uçmuyor. Hemen oyun alanına gitti. Bende tam pes edip bırakacakken amcam geldi. Sonunda uçurmayı başardık. Amcam da pek durmadı, gitti. Uçurtma bana kaldı. Uçuruyorum uçurmasına ama içimdeki o çocuksu sevinci kelimelerle anlatamam. Bak yazarken yine bir gülümseme aldı. Resmen çocukluğuma dönmüştüm. Size de öneririm yaşınız kaç olursa olsun.
En son tepedeki uçurtmalardan biri benimkiydi. Sonra hafif bir yağmur çiseledi. Gerçi hemen durdu. Ama ne olur olmaz diye ben çoktan uçurtmayı indirmiş yerime geçip oturmuştum. Ondan sonra da fazla oturmadık zaten piknik bitmiş ve bizde bir otobüs yolculuğu ardından eve dönmüştük.
O gün sayılı mutlu ve eğlendiğim günler arasında kendine bir yer ayırmıştı.
Yorumlar
Yorum Gönder